Eski CHP Yönetimini Eleştiren Loğoğlu İçin Yapılan Basın Açıklaması-27 Temmuz 2011

Onur Öymen’in Basın Açıklaması

27 Temmuz 2011

Siyaset hayatımda Partili arkadaşlarımız hakkında medyalar aracılığıyla eleştiride bulunmaktan özenle kaçındım. Ancak bir Parti Meclisi üyesi arkadaşımızın  basında yayınlanan mülakatını okuyunca sessiz kalmanın suçlamaları kabul etmek anlamına geleceğini düşündüm.

Arkadaşımız bir önceki CHP Yönetiminin iktidara gelmek istemediği iddiasını dile getiriyor. Umarım ki, bu ifadeler basın tarafından çarpıtılmış sözler olsun.

Öncelikle şunu belirteyim: Bir siyasi partinin iktidara gelmek istememesi eşyanın tabiatına aykırıdır. Bütün partilerin hedefi iktidara gelerek ülkenin yönetiminde söz sahibi olmaktır. Özellikle bir ana muhalefet partisinin iktidara gelmek istememesi aklın alacağı şey değildir. Üstelik Türkiye’nin içinde bulunduğu koşullarda Atatürk’ün kurduğu bir partinin iktidar sorumluluğunu üstlenmekten kaçınması vatana ihanetle eş anlamlıdır. Ben bu görüşümü bu yönde yanlış izlenim sahibi olan bazı gazetecilere de söylemiş ve  MYK’da da açıklamıştım. Sayın Baykal başta olmak üzere bütün MYK üyeleri bu görüşümü desteklemişlerdi.

Şimdi  Partide sorumluluk taşıyan bir arkadaşımızın aynı iddiaları benimseyerek basına yansıtması, çok şaşırtıcı ve yadırgatıcı olmuştur. Niyet yargılaması anlamına gelen bu iddialar yıllarca parti yönetiminde özveriyle görev yapan arkadaşlarımızı , o zamanki Parti yönetiminin iktidara gelme hedefi doğrultusunda çalışan örgütümüzü ve CHP’ye gönül veren arkadaşlarımızı rencide etmiştir.

CHP çok partili rejime geçildiğinden beri büyük bir azimle tek başına iktidar olmak için çalışmıştır. Bu hedefe ulaşılamadığında da hiç kimse o tarihlerdeki parti yöneticilerini iktidara geçmek istememekle suçlamamıştır. Ancak hiçbir dönemde partimiz iktidara gelmek için Büyük Atatürk’ün koyduğu temel ilkelerden sapmamış, altı okun gösterdiği hedeflerden uzaklaşmamıştır. CHP hiçbir tarihte iktidar olma uğruna ideallerini feda eden bir parti olmamıştır.

2010 yılı başlarında yapılan kamuoyu yoklamalarında partimizin oylarıının %28’lerin üzerine çıktığı, iktidar partisinin ise % 32’lere kadar düştüğü görülmüş, iki parti arasındaki makas kapanmış ve CHP’nin iktidara ulaşma yolunda olduğu anlaşılmıştı. O dönemde düzenlenen komplonun esas hedefi hiç kuşkusuz bu gelişmeyi önlemekti.

Eğer Partinin iktidara geçme arzusu ve ihtimali yok idiyse CHP’ye ve onun Genel Başkanı Baykal’a yönelik olarak yıllardan beri sahte belgeler üretilerek yaratılmak istenilen yolsuzluk iddialarının ve yürütülen yaygın yıpratma kampanyasının amacı neydi? CHP’nin yurt içinde ve yurt dışında ülke çıkarlarını her koşulda kararlılıkla koruyan politikalarından rahatsız olanlar kimlerdi?

Kuşkusuz yeni yönetimden beklenen eski yönetimlerin başarılarını sürdürmek ve Partiyi daha ileri götürmektir. Başarıya ulaşmanın çaresi eskiyi kötülemek olmamalıdır. Siyasette en doğru yol başkalarının sırtına basarak yükselmek değildir.

Umuyorum ki, Parti yönetimi bu ifadelerin Partinin görüşlerini yansıtmadığını açıklayacaktır.


Bu belge Basın arşivinde bulunmaktadır.